23 Haziran 2024 Pazar

KURBAN 2024 BERLİN STK LER İLE BİRLİKTE KUTLANDI

NİHAYET BERLİN’DE BEKLENEN O BİRLİK SAĞLANDI -Bayramlar küslüklerin rafa kaldırıldığı, bu dünyadan vaktiyle göçüp giden merhum ve merhumelerimizin hatırlandığı ve yad edildiği, kabirlerinin ziyaret edildiği, büyüklerimizin hürmetle ellerini öptüğümüz, küçüklerimizi sevindirdiğimiz, tüm bunların yanısıra, manevi dünyamız açısından hayli yoğun ve anlamlı dönemlerdir- Rüştü KAM Nihayet beklenen o birlik sağlandı. Bu sene Kurban Bayramı özlenen birlik ve beraberliğin sağlanmasına vesile oldu. Teklif IGMG Berlin bölge başkanı Hasan İstanbul’dan gelmiş; “Bayramlar birlik ve beraberliğimizi sağlayacağımız önemli günlerimiz iken bizler ayrı ayrı kutlamalar yapıyoruz, yanlışımızı düzeltelim ve bu bayramı birlikte kutlayalım.” demiş UID Berlin bölge başkanı Sinan Kaplan’a. Bayrama sayılı günler kala telefonda yapılmış bu teklif. İçtenlikle, bile isteye yapılmış olmalı ki bu teklif; hemen dernek başkanları aranmış ve kısa sürede 11 dernek bir araya gelmiş. Türk halkının yıllardır beklediği birlik ve beraberlik böylece teşekkül etmiş. Hem derneklerin ilk toplantısı hem de bayramlaşma programı Şehitlik Camii’nin salonunda yapıldı. Çünkü, yağmur, bayramlaşma programın caminin bahçesinde yapılmasına mâni oldu. Böylesine anlamlı bir oluşumun altına imza atan dernekler şunlardır: Avrupalı İş Adamları Birliği (EUBA), UID Berlin, Berlin Alperen Ocakları Berlin, DITIB Berlin, IGMG Berlin, TGB, İslam Federasyonu Berlin, Vahdet Kültür Derneği, NETU, MÜSİAD ve Berlin Türk Eğitim Derneği. Ümit edilir ki; önümüzdeki dini ve milli bayramların kutlanmasında bu birlik artarak artarak devam eder. Geçmişte, benim böylesi birlikteliklere şahit olmuşluğum vardır. Seksenli yıllarda, Berlin’de Bulgar zulmünü telin yürüyüşü yapmıştık. Bütün dernekler oradaydı. Sağcısı da oradaydı solcusu da. Kurfürstendamm (Kudamm)’da yapılmıştı o yürüyüş. 1988 yılında sözde Ermeni soykırım mitingi yapıldı Oranienplatz’da. Yine bütün dernekler oradaydı. Rahmetli Deniz Olcayto’nun emeği büyüktür o mitingin yapılmasında. Allah rahmet eylesin. Sonrasında Kutlu Doğum Haftasında dernekler yine bir araya gelmişti. Eski Doğu Almanya’da bir salondaydı. Hatta o kutlamaya eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu da gelmişti. Ama tarafımızdan bilinmeyen nedenlerden dolayı orada konuşturulmamıştı. Birkaç defa da iftar sofralarında bir araya geldi dernekler, davet edilen misafir seçimleri bahane edilerek dağıldılar. Bu Kurban Bayramı, Berlin’de hizmet veren STK’lerin tekrar bir araya gelmesine vesile oldu. Ne de güzel oldu. Devlet yetkilileri de oradaydı. Anlamlı bir bayramlaşma programıydı. Derneklerin yönetim kurullarının davet edildiği bu bayramlaşma merasiminde yüzler gülüyordu. Herkes lisan-ı halleriyle, “işte budur, olması gereken ol muştur” der gibiydi. Pilav üstünde kurban etinin de ikram edildiği bayramlaşma programına katılanların ortak isteği, “inşallah bundan sonra bu birliğimiz bozulmaz” yönündeydi. Temenni edilir ki; Berlin’de hizmet veren STK temsilcilerinin hepsi bu tip organizasyonlarda hazır olsunlar. Dünya görüşlerine, dinlerine, ırklarına ve dillerine bakılmaksızın herkes davet edilsin. Bilhassa dini bayramlarda Müslümanlar kuruluşlar ihmal edilmemeli. Organizede dikkat çeken eksiklikler vardı elbet. Mesela; yine kendimiz çaldık kendimiz oynadık. Alman komşularımızı temsilen orada bir dernek veya temsilcisi yoktu. Kiliseyi temsilen kimseyi göremedim. Alman Resmi makamlarını temsil eden bir yetkili de yoktu aramızda. 60 yıldan beri Berlin’deyiz hâlâ bayramlarımızı Almanlarla birlikte kutlamayı beceremedik. T.C. Berlin Büyükelçiliği Elçi-Müsteşarı Yankı Kocaefe’nin yaptığı selamlama konuşmasından sonra, günün hatibi Başkonsolos İlker Okan Şanlı kürsüyü teşrif ettiler, hazırlıklı gelmişler. Mesaj yüklü bir konuşmaydı. Az ve öz. O konuşmayı aynen istifadenize sunuyorum: “Sivil toplum kuruluşlarının sevgili başkanları ve sevgili davetliler, bu yıl Kurban Bayramı’na Berlin’de, Türk sivil toplumunun önde gelen kuruluşlarının başkan ve temsilcileriyle, siz kıymetli vatandaşlarımızla birlikte ulaşmanın mutluluğunu ve heyecanını yaşıyorum. Konuşmama başlamadan önce, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor ve mübarek Kurban Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum. Birkaç yıllık aradan sonra, bu yılki Kurban Bayramı vesilesiyle gerçekleştirmekte olduğumuz bayramlaşmayı, bayramın ruhuna uygun biçimde, tek bir vücut halinde ve hep birlikte idrak etmekten duyduğum sevinci de müsaadenizle sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu etkinliğe öncülük edenlere ve katılım sağlayanlara ayrı ayrı teşekkürü bir borç bilir, şükranlarımı sunarım. Zira, birliktelik ruhunun başaramayacağı şey yoktur. Biz böyle inanıyoruz. Sevgili vatandaşlarım, Bayramlar küslüklerin rafa kaldırıldığı, bu dünyadan vaktiyle göçüp giden merhum ve merhumelerimizin hatırlandığı ve yad edildiği, kabirlerinin ziyaret edildiği, büyüklerimizin hürmetle ellerini öptüğümüz, küçüklerimizi sevindirdiğimiz, tüm bunların yanısıra, manevi dünyamız açısından hayli yoğun ve anlamlı dönemlerdir. Hepimiz biliyoruz ki, bayramlar iple çekilir, hatırlanır ve zihinlerde yer eder. İster Almanya’da doğmuş olalım, ister Türkiye’de, herbirimizin zihinlerinde yıllar önce yaşadığı ve hasretini çektiği bayram hatıraları vardır ve yıllar geçse de bunlar canlılığını korumaktadır. İşte bu noktada, Türkiye’deki akraba ve tanıdıklarımızla bayramlaşma vesilesiyle yaptığımız bir telefon konuşmasının dahi anlamı, Türkiye dışında yaşayan bizler için, bir başka olur. “Uzakta olmak” gönül tellerimizi şöyle bir titretir. Hal böyle olmakla birlikte, sizler sayesinde Berlin’de adeta memleketimizde gibi olduğumuzdan, burada bu durumun daha fazla katlanılabilir bir seviyede olduğunu da büyük bir memnuniyetle söylemek mümkün. Zira, milli ve kültürel değerlerimizin yurtdışında yaşatılması ve yeni nesillere aktarılması; aynı şekilde yaşadığımız ülkede bilinir ve görünür kılınması sizlerin de fedakâr ve özverili gayretlerinizden dolayı mümkün olabiliyor. Tüm bunlar için hepinize müteşekkiriz. Bu gayretlerin, özellikle yeni nesillerimiz, gençlerimiz üzerine daha da fazla odaklanmak suretiyle önümüzdeki yıllarda da devamı temel dileğimizdir. Sayın davetliler, Büyükelçiliğimiz ve bağlı Müşavirlikleriyle, Başkonsolosluğumuz ve bağlı Ataşelikleriyle, Başkonsolosluğumuza kayıtlı 130 civarındaki dernek ve sivil toplum kuruluşumuzla bizler Berlin’de büyük bir aileyiz. Başkonsolosluk olarak, bu durumun ortaya koyduğu potansiyelin bilinci ve beraberinde getirdiği sorumlulukla hareket ediyoruz. Başkonsolosluğumuzun yıllar içerisinde oluşturduğu geleneğe uygun biçimde, insan unsurunu odak olarak alıyor, konsolosluk işlemlerinin sıklıkla dikte ettiği rutin ve mekanik iş akışı karşısında her eylemimize bir “insani dokunuş” katmaya çabalıyoruz. Faaliyetlerimizde Türk sivil toplumunun desteğini görmek de bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Zira, Berlin’in vatandaşlarımızla ilişkili konular bağlamındaki ağırlığı ve önemi, sivil toplum kuruluşlarımızın çalışmalarımızda etkin bir şekilde mevcudiyetini de zorunlu kılıyor. Bu çerçevede, Türkçemizin gelecek nesillerimize layıkıyla öğretilmesi başta olmak üzere eğitim konusunda, koruyucu ailelik müessesesinin toplumumuz içerisinde yaygınlaştırılmasından engelli haklarına kadar geniş bir yelpazede ilgili alanlarda çalışan sivil toplum kuruluşlarımızla dirsek temas halinde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Akademik ve kültürel çerçevede de, özellikle Yunus Emre Kültür Merkezimizin çalışmalarına destek noktasında önümüzdeki dönemde elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Son dönemde hız verdiğimiz bir faaliyetimiz ise, vatandaşlarımızı temel konsolosluk konularında ve özellikle Yeniden Türk Vatandaşlığının Kazanılması bağlamındaki işlemler hususunda bilgilendirmek oldu. Malum olduğu üzere, 27 Haziran itibariyle çifte vatandaşlık Alman hukuk sistemi açısından mümkün hale gelecek. Bu çerçevede, Mavi Kart hamillerinin de Türk vatandaşlığına başvurarak, tüm işlemlerin başarıyla sonuçlanmasının akabinde, hem Alman hem Türk vatandaşlığını birlikte muhafaza edebilmeleri sözkonusu olabilecek. İşte bu noktada, Türk Vatandaşlığının Yeniden Kazanılması ve diğer konsolosluk konularında ilave bilgi alabilmek için Başkonsolosluğumuzdan konunun uzmanı arkadaşlarımızı derneklerinize davet edebilirsiniz. Bu ziyaretleri, belirli bir takvim dahilinde gerçekleştiriyoruz. Yine, bu konulardaki olabilecek sorularınıza cevaben Dışişleri Bakanlığımızca hazırlanan kitapçığı sosyal medya hesaplarımızdan paylaşmış bulunuyoruz. Bu kitapçığı da incelemenizi tavsiye ediyoruz.“ Hatıra fotoğrafının çekilmesinden sonra program sonlandırıldı. Allah birlik ve beraberliğimize zeval vermesin…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder