21 Eylül 2017 Perşembe

KERBELA FACİASI...MUHARREM AYI

Kerbela faciasına ağlamak, bir meşrebin veya mezhebin, senenin belirli zamanında merâsim olarak icra ettiği bir aslışkanlıktan ibaret değildir. İnsanın özündeki hakikate reva görülen bu zulme, tüm insanlık âlemi ağlamalıdır. Zira Kerbela, insanlığın ortak bir vâkıasıdır. Hz.Hüseyn’e, onun evlâdına ve ashâbına ağlayıp mâtemlerini tutmak, olmuş bitmiş bir hâdisenin sürekli gündeme getirilmesi de değildir. Hüseyin insanlığın canı ve cânânıdır. Hüseyin ve Hüseynîlerin başına gelenler, kendi mânâsına doğru yolculuk eden herkesin canını yakar, gözünden yaş getirir.
1 Muharrem terkediş günüdür. Sevgilileri, sahip olunan maddi varlıkları terkediş günüdür. Peygamber ve dostlarının dünyalıkları sevgililerini annelerini ve babalarını terkederek Tevhid inancının peşine takılıp, neden ve niçin sorularını sormadan, arkalarına bile bakmadan yeni bir başlangıç için Mekke'den kaçıp gittikleri gündür 1 Muharrem. Herşeye la =hayır , sadece Allah'a evet, ilahlar yoktur, sadece tek bir İlah vardır anlayışının şuurunun kalplere yerleştiği gündür 1 Muharrem. 1 Muharrem kıyamdır, zulme başkaldırıdır. 400 km. çöl sıcağında aç susuz, neler ile karşılaşılacağı bilinmeyen bir yere doğru yol alınan gündür 1 Muharrem. Oralarda nerede kalacağız, yolda ne yiyip ne içeceğiz? gibi soruların sorulmadığı Tevekkülün doruğa ulaştığı gündür 1 Muharrem. Bu gün kutlanmalıdır. Zalimlere başkaldırı günü olarak kutlanmalıdır. Hicret buyruğunun muhatabı olan o mübarek insanlara selam olsun... Haydi biz de bir karar alalım bugün ve bütün ağırlıklarımızı arkada bırakalım ve Tevhide hicret edelim, tıpkı Peygamber ve Sahabelerinin yaptığı gibi. Hicretiniz kutlu olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder